Çocuğunuz sınavdan yüksek not aldığında nasıl tepki veriyorsunuz? "Çok çalıştın ve meyvesini aldın mı" yoksa "Aferin benim zeki yavruma!" mı diyorsunuz? Araştırmacılara göre ikincisi biraz riskli bir seçim!
Stanford Üniversitesi´nden Prof Carol Dweck ve ekibi övgü türünün başarıya etkisini merak ediyor. 1997´de 10-12 yaşlarındaki 128 öğrenciyle bir araştırma yapıyorlar. Öğrenciler üçe ayrılıyor ve her üç gruba da aynı problem veriliyor.
Tüm öğrenciler problemi başarıyla çözüyor ve başarıları için övülüyorlar. Deneyin kritik noktası övgünün dayanağı. Üç grup farklı şekillerde övülüyor.
*Birinci gruptaki öğrencilere problemi çözdükleri için "çok zeki oldukları" söyleniyor.
*ikinci gruptakilere "çok çabaladıkları için" çözdükleri mesajı veriliyor.
*Kontrol grubu ise sadece tebrik ediliyor ve ek geri bildirim verilmiyor.
Başarılarını takiben aynı öğrencilere bir sonraki alıştırmada soruluyor: "Yeni ve önemli bir şey öğrenmenizi sağlayacak bir problem mi istersiniz yoksa sonucunda başarının garantili olduğu bir problem mi? "
Siz olsaydınız neyi secerdiniz? Ya çocuğunuz? Zafer tacını korumayı mı yoksa daha fazla gelişmeyi mi tercih ederdi? Bilirsiniz başa konulan taç eğilip yerden yeni şeyler almayı zorlastırır!
Araştırmanın sonuçları ilginç;
*Zekaları için övgü alan öğrencilerin %67 ´si daha kolay olan ikinci şıkka yönelmiş!
*Çabaları için övgü alan öğrencilerin %92´si yeni bir şey öğrenebilecekleri problemi seçmişler. Anlaşılan o ki, çabaya övgü daha fazla çabayı çekiyor.!
İkinci probleme gelindiğinde neler oluyor? Zekaları için övgü alan çocuklar zorlanmalarına rağmen problem üzerinde zevkle çalışmaya devam ediyorlar. Anne babalar mendillerinizi hazırlayın; "Bize bu sorulardan daha çok verin eve gidince de çözelim" diyenler bile var. :)
Daha düşük performans gösteren öğrencilere "sence neden böyle oldu?" diye soruluyor. İlk gruptakiler "problemi çözecek derecede zeki ve iyi olmadıkları" cevabını veriyor. Başarıyı elinde olmayan (Zeka kapasitesi gibi) bir şeye bağlayan çocuk, başarısızlık durumunda da elinden gelenin en iyisini (çaba) zorlamıyor.
Zekası için övülen çocuğun aklından ne geçiyor?
*Çocuk "sürekli iyi olmalıyım" psikolojisine giriyor. Başarı ve başarısızlığı aşırı kişiselleştiriyor. Sonuç iyi olmadığında stres korku ve öfke gibi duygular yaşıyor.
*Zeki görünmenin hata yapmaktan ya da çaba göstermekten daha makbul olduğu mesajını alıyor. Bu da gerçekten başarılı olmak yerine "başarılı görünmeye" önem vermelerine sebeb oluyor.
Oysa, çocuklara beynin kas gibi olduğu ve çalışarak gelistirilebilecegi mesajını vermek performanslarını daha da arttırıyor. Bugün yapamasam da, kendimi geliştirerek "yarın yapabilir hale gelirim." fikrini vurgulamak gerekiyor.
*"Ben nasılsa zekiyim" psikolojisiyle çalışmayı tamamen bırakabiliyor. Çalışmayınca da zaman içinde başarılarında gözle görülür bir azalma yaşanıyor.
Anlaşılan o ki, bir çocuğa kırk kez aptal dersen aptal olabildiği gibi kırk kez "zeki" dersen de aptallaşabiliyor. Toplanın Anne-babalar sözümüz size, "Zeki ama çalışmıyor" dediğiniz çocuklar, belki de zeki dediğimiz için çalışmıyor!
*Övgü nadir olursa, gerçekçi ve değerli bir çaba karşılığında gelirse işe yarıyor. Genel ve bol kepçe övgüde bulunmak yerine, çocuklara yaptıkları işle ilgili kısa net ve gerçekçi geri bildirimde bulunmak gerekiyor.